KARARIN ÖZETİ VE DEĞERLENDİRMESİ

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 123. maddesine göre, “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçu; bir kimseye ısrarla telefon edilmesi, gürültü yapılması veya hukuka aykırı başka bir davranışla kişinin huzur ve sükununu bozma fiillerini kapsar. Suçun oluşması için failin mağdurun huzurunu bozma kastıyla hareket etmesi ve bu kastı ortaya koyacak şekilde eylemlerini gerçekleştirmesi gerekir.

Karara konu somut olayda sanığın, kiracının evden çıkmasını sağlamak amacıyla, kiracının abonesi olduğu elektrik, su ve doğalgaz sayaçlarını hukuka aykırı şekilde söktürerek götürttüğü, ayrıca telefonla arayarak rahatsız ettiği tespit edilmiştir. Katılanın aşamalardaki beyanları, görgü tespit tutanağı, sanığın eylemine ilişkin tevilli ikrarı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın eylemlerinin, TCK m.123/1 anlamında “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçunu oluşturduğu kabul edilmiştir.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, sanığın temyiz itirazlarının ise yerinde olmadığını belirterek hükmü oybirliğiyle onamıştır.

Bu karar, kiracı–ev sahibi uyuşmazlıklarında, kiracıyı tahliye amacıyla başvurulan elektrik, su, doğalgaz gibi temel hizmetlerin kesilmesi veya sayaçların sökülmesi gibi eylemlerin, yalnızca hukuki değil, aynı zamanda cezai sorumluluk doğurabileceğini de net bir şekilde ortaya koymaktadır. Özellikle tahliye baskısı amacıyla yapılan bu tür müdahaleler, “kişilerin huzur ve sükununu bozma” kapsamında değerlendirilerek hapis cezasına yol açabilecektir.

KARAR METNİ

Sanık hakkında Yargıtay 4. Ceza Dairesince verilen bozma ilâmı üzerine kurulan hükmün; sanık tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesindeki temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, işin esasına geçildi, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

Yerel Mahkemenin sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan 5237 sayılı TCK’nın 123/1, 62/1, 53. ve 58. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mükerrerliğe ilişkin kararına yönelik sanık müdafinin temyiz istemine dayalı olarak yapılan inceleme sonucunda Yargıtay 4. Ceza Dairesince verilen 02.03.2022 tarihli bozma ilâmı üzerine Yerel Mahkemece basit yargılama usulüne göre yapılan yargılama sonucu sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan TCK’nın 123/1, 62/1, 53. ve 5271 sayılı CMK’nın 251/3 maddesi uyarınca 1 ay 26 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiş, sanık müdafinin itiraz istemine dayalı inceleme sonunda Yerel Mahkemece genel hükümlere göre yapılan yargılama neticesinde sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan 5237 sayılı TCK’nın 123/1, 62/1, 53. ve 58. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mükerrerliğe karar verilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hükmün bozulmasına karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz sebepleri; tanık olarak dinlenmesini istediği kişinin olduğuna, vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Yerel Mahkemece, Yargıtay 4. Ceza Dairesince verilen bozma ilâmı üzerine yapılan yargılama sonunda; dosyada mevcut belge ve bilgiler, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde alınan beyanlarla birlikte dikkate alınarak yapılan değerlendirmede, katılanın kiracı olarak oturmakta olduğu evin sahibi olan temyiz dışı … ile bu yeri katılana kiralamış olan emlakçı sanık …’in birlikte hareket ederek katılanı evden tahliyeye zorlamak maksadıyla hukuka aykırı olarak katılanın abonesi olduğu elektrik, su ve doğalgaz sayaçlarını sökerek götürmek suretiyle kişinin huzur ve sükununun bozma suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasının yapılan yargılamasında; katılanın aşamalarda değişmeyen beyan ve anlatımları, suça konu yerde sayaçların söküldüğüne ilişkin görgü tespit tutanak içeriği, sanığın eylemine ilişkin tevilli ikrarı ve tüm dosya kapsamı gözetildiğinde, katılanın kiralanandan çıkması için telefonla aramak, sayaç sökmek ve sair sebeplerle katılana rahatsızlık veren sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 123/1. maddesindeki kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkûmiyet kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE ve KARAR

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmakla, Bakırköy 51. Asliye Ceza Mahkemesinin kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oybirliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.01.2025 tarihinde karar verildi.

 

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Kopyalama Engeli Mevcuttur.