Araç Değer Kaybı Tazminatı Nedir?

Araç değer kaybı tazminatı, bir trafik kazası sonrası araçta meydana gelen onarım işlemlerine rağmen piyasa değerinde oluşan azalmayı karşılamak amacıyla talep edilebilen bir tazminat türüdür. Bir araç kazaya karıştıktan sonra ne kadar iyi tamir edilirse edilsin, ikinci el piyasasında tramer kaydı olan “kaza geçirmiş araç” olarak değerlendirilir ve bu durum aracın değerini düşürür. İşte bu aracın kaza öncesi ve sonrası arasında oluşan değer kaybı, kusurlu tarafın sigorta şirketi tarafından karşılanabilecek bir tazminat konusu haline gelmektedir.

Araç Değer Kaybı Tazminatı Hangi Şartlarda Alınır?

  • Kaza Kusur Durumu: Araç değer kaybı tazminatı talep edebilmek için gerçekleşen kazada tam(%100) kusurlu olmamanız  gerekmektedir. Eğer kazada tamamen kusurluysanız, değer kaybı tazminatı talep etme hakkınız da bulunmamaktadır. Dolayısıyla değer kaybı tazminatı da kusurlu olmadığınız oranda tarafınıza ödenebilecektir.
  • Kaza sebebiyle zarar meydana gelmeli ve onarım yapılmalı: Araç değer kaybı tazminatı talep edebilmek için, araçta meydana gelen bir hasarın tamir edilmesi gereklidir. Bunun sebebi değer kaybı tazminatının temelinin, aracın “tamir edilmiş olmasına rağmen” ikinci el piyasasında değer kaybına uğramış olmasıdır.
  • Zamanaşımı: Araç değer kaybı tazminatı taleplerinde, zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde ve her halükarda kazanın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıl içerisinde zamanaşımına uğramaktadır. 10 yıllık süre istisnai olduğundan burada kaza tarihinden itibaren 2 yıllık süre içerisinde gerekli başvuruları yapmak önem arz etmektedir.
  • Hasarlanan parçalar evvelinde bir başka kaza dolayısıyla onarılmamış olmalıdır: Hasarlı parçalar daha önce başka bir kazada onarılmış olmamalıdır. Örneğin, kazaya karışan aracın daha önce boyanmış kısmının yeniden boyanmış olması değer kaybı meydana getirmemekte olup bu durumda değer kaybı başka bir kaza sebebiyle oluşmaktadır. Aynı örnekte daha önceden boyalı olan bölgede yeni kaza sebebiyle değişim gerçekleşirse ancak o taktirde değer kaybı gündeme gelebilecektir.
  • Sigortaya başvuru zorunluluğu: Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesine göre zarar verenin sigortacısına dava açmadan önce başvuru zorunluluğu bulunmaktadır. Dolayısıyla dava açmadan önce, karşı araç sürücüsünün sigortasına yazılı başvuru yapılmalıdır. Aksi durumda dava, dava şartı eksikliğinden reddolacaktır.
  • Araç Pert olmamalıdır: Aracın pert olduğu durumda değer kaybından söz edilememekte olup bu durumda pert tazminatı gündeme gelecektir. Dolayısıyla kaza sonrası pert durumunda, değer kaybı tazminatı talep edilememektedir.

Araç Değer Kaybı Tazminatı Kimlerden Talep Edilebilir?

Araç değer kaybı tazminatı tam kusurlu olunmadığı sürece, kusur oranında karşı tarafın sigortasından, araç sürücüsünden, araç malikinden tahsil edilebilmektedir. Kaza sonrası ilk olarak karşı tarafın sigortasına bir başvuruyla değer kaybı tazminatı talep edilmelidir; Değer kaybının sigortadan karşılanamadığı durumlarda ise bu tazminat araç maliki ve sürücüsünden tahsil edilebilmekte, hem araç maliki hem de kaza anındaki araç sürücüsü birlikte sorumlu olmaktadır.

Araç Değer Kaybı Hesaplaması Nasıl Yapılır?

Araç değer kaybı hesaplamasında, aracın hasar durumu, aracın yaşı, kilometresi, marka ve modeli gibi kıstaslar önem arz etmektedir. Bu kıstaslara göre aracın kaza öncesi ikinci el değeri ile kaza sonrası ikinci el değeri arasındaki fark hesaplanmaya çalışılmakta ve doğrultuda aracın emsalleri incelenmektedir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki Hesaplama Tablosu da dikkate alınarak  teknik bilirkişiler marifetiyle hesaplama çıkarılmaktadır. Bu konuda bir Yargıtay kararını eklemekte fayda görüyoruz:

“Araçta meydana gelen değer kaybının; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği ve daha önce karışmış olduğu kaza da dikkate alınarak kazadan sonraki onarılmış halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya göre hesaplanması gerekir.(Y17HD-2017/10599).” 

  1. Aracın Yaşı
    Aracın yaşı, değer kaybı oranını doğrudan etkiler. Daha eski araçlarda, değer kaybı oranı genellikle daha düşük hesaplanır.
  2. Kilometre Durumu
    Araç kilometresi, aracın genel yıpranmışlık durumunu ifade eder. Daha yüksek kilometreye sahip araçlarda değer kaybı oranı düşebilir.
  3. Kaza Tarihindeki Piyasa Değeri
    Aracın kaza tarihindeki piyasa değeri, ikinci el piyasasındaki emsalleri ile kıyaslanarak belirlenir. Bu değer, aracın modeli, markası ve donanım özellikleri gibi unsurlar göz önünde bulundurularak hesaplanır.
  4. Hasarın Niteliği ve Boyutu
    Hasarın aracın hangi bölgesinde meydana geldiği, parçaların değişip değişmediği ve onarım şekli (örneğin boya, değişim, düzeltilme) değer kaybını etkiler.

    • Değişen Parçalar: Değiştirilen orijinal parçalar, değer kaybını artırır.
    • Boyalı Parçalar: Boyanan yüzeyler, genellikle değişen parçalara göre daha az değer kaybına yol açar.
  5. Aracın Daha Önce Karıştığı Kazalar
    Hasarlı bir bölgenin daha önce onarım görmüş olması, o bölge için değer kaybının yeniden hesaplanmamasına yol açabilir.
  6. Aracın Premium veya Ekonomik Segmentte Olması: Premium araçlarda değer kaybı oranı genellikle daha yüksektir.
  7. Hasar Tipi: Şasi, motor veya güvenlik sistemleri gibi kritik alanlardaki hasarlar, değer kaybını artırır.
  8. Onarım Kalitesi: Uygun olmayan onarım yöntemleri (örneğin, orijinal parça kullanılmaması), değer kaybını artırabilir.

Araç Değer Kaybı Tazminatında Görevli Ve Yetkili Mahkeme

Araç değer kaybı tazminatında görevli ve yetkili mahkeme, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre zorunlu sigorta kapsamında yapılacak tazminatlar bakımından haksız fiil hükümleri uygulanacağından davalının davalının yerleşim yeri, zarar görenin yerleşim yeri, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yer yetkilidir. Genel görev kuralı uyarınca görevli mahkemeler de asliye hukuk mahkemeleridir.

Bununla birlikte, dava sigorta şirketine karşı açılacaksa görevli mahkeme Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemeleridir. Bu durumda görevli mahkemeler ise aynı zamanda, sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yer  veya poliçe sahibinin ikametgâh adresindeki mahkemeler olabilecektir.

Araç Değer Kaybı Tazminatı İçin Gerekli Belgeler Ve Talep Süreci

Araç değer kaybı istemli dava veya başvurularda bazı belgelere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu belgeler Başlıca:

  • Kaza anında tutulan kaza tespit tutanağı,
  • Kusur oranlarını gösteren tutanak,
  • Ekspertiz Raporu,
  • Varsa Hasarı gösteren ve her açıdan çekilmiş fotoğrafları,
  • Onarımla ilgili parça ve işçilik faturaları,
  • Araç Ruhsatları,
  • Sürücü ehliyeti ve kimlik belgesi,
  • Araçların ZMMS poliçeleri

Talep sürecinde öncelikle yukarıda izah ettiğimiz şartların sağlandığından emin olduktan sonra, kusur oranında karşı tarafın sigorta şirketine bir başvuru yapılmalıdır. Başvuru sonrasında en geç 15 gün içerisinde sigorta şirketinden bir yanıt gelmediği veya talebin tam olarak karşılanmadığı durumda dava-tahkim yoluna gidilebilmektedir.

Araç Değer Kaybı Tazminatı Örnek Hesaplama ve Durumlar

Araç değer kaybı tazminatına ilişkin örnek bilirkişi raporu;

  • Davacı vasıtanın şu anki ortalama rayiç değeri 700.000,00 TL’dir. 2023 yılı 12.
    Ay baz alındığında piyasa rayicinde % 0 – 5 piyasa düşüşü olmuştur. Davacı
    vasıtanın kaza tarihindeki piyasa değeri 690.000,00 TL’dir.
  • Sahibinden.com sitesindeki örnekte ön kısmından hasarlı ön tampon hasarı
    bulunan ve önden bir parçası da değişim görmüş bir araç ile değişen, boyalı
    parçası ve hasar kaydı bulunmayan bir araç arasında 10.000,00 TL fark vardır.
  • Otoendeks.com sitesinde davacı araç ile bu kazada aynı yerden hasarlı ve aynı
    tramer tutarına sahip bir araç arasında 18.847,00 TL,
  • Arabam.com sitesinde davacı araç ile bu kazada aynı yerden hasarlı ve aynı
    tramer tutarına sahip bir araç arasında 7.000,00 TL fark vardır.
  • Piyasa araştırması sonucunda; bu hasardan dolayı aracın bugünkü ikinci el oto
    alım satım piyasasın da değer kaybının 12.000,00 TL olduğu görülmüştür.
  • Davacı araç bugün ki piyasasın da % 1,71 oranında değer kaybetmiştir.
  • Kaza tarihindeki piyasasını baz alırsak davacı araçta ki değer kaybı 11.500,00
    TL’dir.
  • Davalı tarafın yaptığı 9.477,26 TL’lik ödeme düşüldüğünde ödenmesi
    gereken değer kaybı bedeli 2.022,74 TL’dir İş bu Bilirkişi Raporu tarafların haklarını haleldar etmemek kayıt ve şartı ile
    tanzim ve imza edilmiştir. Bilgi ve değerlendirmelerinize arz ederim.

Araç Değer Kaybı Tazminatı Yargıtay Kararları

1- Kazanın oluş şekline göre değişkenlik göstermekle birlikte, kazalı bir araçta hayatın olağan akışına göre değer kaybı oluşacağı muhakkaktır. Kazalı bir araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı veya oluşan değer kaybının miktarı; aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarın nitelik ve niceliği vs. gibi hususlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Değer kaybı; bahsedilen kriterler göz önüne alınarak, aracın hasarsız hâliyle ve kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki ikinci el piyasa rayiç değeri ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki hâline göre serbest piyasadaki ikinci el piyasa değeri arasındaki farkın tespit edilmesiyle bulunur. Kusur durumu gibi değer kaybı incelemesi de teknik bilirkişi incelemesini gerektirmektedir. Davacı aracının hasar bedeli olan 11.912TL dava dışı kasko şirketi tarafından ödenmiştir. Adli Tıp Kurumundan alınan bilirkişi raporunda araçta 4.500TL değer kaybı olduğu belirtilmiştir. Değer kaybının tespiti konusunda bahsedilen yönlerden bir araştırma yapılmamış olup, raporun bu hâliyle hükme esas alınamayacağı açıktır. Ancak mahkemece teknik incelemeyi içeren bilirkişi raporuna neden itibar edilmediği gerekçeli kararda tartışılmadığı gibi, bu hususta usulüne uygun olarak yeni bir inceleme de yaptırılmamış, teknik incelemeyi gerektiren bir hususta Ticaret Odasının yazı cevaplarına dayanılarak sonuca ulaşılmaya çalışılmış, bu yazı cevaplarına neden üstünlük tanındığına gerekçeli kararda değinilmemiştir. Yukarıda izah edilen bu gerekçelerle mahkemece yapılan araştırma ve inceleme Hukuk Genel Kurulunca da yeterli görülmediğinden mahkemece; öncelikle davalılar vekilince bildirilen diğer tanıkların usulüne uygun biçimde dinlenilmeleri, daha sonra İTÜ veya KGM gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına, olayın oluş şekline göre tarafların kazanın meydana gelmesinde kusur durumlarının ve yukarıda açıklandığı biçimde davacı aracında oluşan değer kaybının tespiti hususlarında ayrıntılı, önceki raporların da irdelendiği, gerekçeli ve denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.(Yargıtay hukuk-genel-kurulu-e-2017-2049-k-2021-771-t-15-6-2021)

2- Tüm bu açıklamalar ışığında; davacı tarafından bakımının yapılması amacıyla davalı şirkete teslim edilen araçta motor değişikliği nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararın tespiti bakımından hükmün dayanağı bilirkişi raporları alınmış ise de; raporu düzenleyen bilirkişi heyeti işin tekniği konusunda uzman olmadığı gibi, raporda yapılan dava konusu araçta iki yıl boyunca kullanılan motorun sıfır kilometre yeni bir motor takılarak değiştirilmesinin herhangi bir değer kaybına neden olmayacağına yönelik tespit de doğru olmamıştır. Zira araçta yapılan motor değişikliğinin değer artışına değil değer kaybına neden olacağı, aracın değerinde kısmen de olsa azalma ve motor değişikliği sonucu ikinci el olan araç ile sıfır kilometre yeni araç arasında fark olacağı kuşkusuzdur.(Yargıtay hukuk-genel-kurulu-e-2020-642-k-2022-1120-t-20-9-2022)

3-

Somut olayda; davacı tüketicinin başvurusu üzerine aracın üretim hatasından kaynaklanan bir ayıp taşıdığı davalı satıcının servisince tespit edilip, bunu ortaya koyan belge düzenlenmiş ancak davacının tercihi yönünde herhangi bir işlem yapılmamış; satış sonrası hizmetler ile ilgili olarak yukarıda değinilen Kanun ve Yönetmelik hükümlerinin gerekleri yerine getirilmemiştir. Davacı tüketicinin davaya kadar, hatta dava açtıktan sonra aracı kullanmış olması, davalıları yasal sorumluluktan kurtarmaz. Zira; somut olayda davacı, baştan beri sözleşmeyi ayakta tutarak malın ayıpsız bir yenisi ile değiştirilmesini istediğine göre, ayıpsız yeni mal kendisine teslim edilinceye kadar, elindekini iade yükümlülüğü altında değildir; iade yükümlülüğü ancak, davacının, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde gündeme gelebilecek bir olgudur. Keza; aynı model aracın stoklarda bulunmaması ve bu nedenle temin edilmesinin güç olması da, İcra ve İflas Kanunu’nun 24/4. maddesi hükmü karşısında, davalıların açıklanan sorumlulukları yönünden sonuca etkili değildir.

Hal böyle olunca; dava konusu aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi yönündeki davacı tercihi hukuken haklıdır ve davalılar bu tercihin gereklerini yerine getirme yükümlülüğü altındadır. Yerel Mahkemenin aynı gerekçeye dayalı olan direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanmalıdır. (Yargıtay hukuk-genel-kurulu-e-2009-4-11-k-2009-99-t-4-3-2009)

4- Görüldüğü üzere aracın “0” km olarak sahibine teslim edildikten sonra, ardı ardına gerçekleşen arızalar nedeniyle birçok parçasının tamamen değiştirildiği; yapılan onarımlar sonucu arızaların giderilmiş olduğu; ancak bu arızaların giderilmesi amacıyla aracın birçok parçası değiştirilip, böylece aracın orijinal hâlini kaybettiği gibi motorun da tamamen demonte edilerek parçalarının değiştirilmesinin gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, arızalar giderilse bile alıcının araca duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle araçtan beklediği yararı, konforu ve performansı sağlayamadığı, davacı tarafça değişiklik talebi iletilmesine karşın, davalı yanın bu istemi yerine getirmediği, alıcının değer düşüklüğüne ilişkin zararı giderilerek de olsa aracı bu şekilde kullanmaya zorlanamayacağı, araçtaki bu nitelikte arızaların giderilmesinin aracın gizli ayıplı olduğunu ve değiştirilmesi şartlarının gerçekleşmediğini göstermeyeceği belirgindir. Bu nedenle yeniden bilirkişi raporu alınması somut dosya bakımından yargılamaya bir katkı sağlamayacaktır. Açıklanan tüm bu olgu ve yasal düzenlemeler, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosyadaki tutanak ve kanıtlar karşısında; eldeki dava yönünden, aracın yenisi ile değiştirilmesini isteme koşulları gerçekleşmiştir. Mahkemece verilen direnme kararının gerekçesi, somut olaya uygun düşmemekle beraber sonuç olarak verilen kabul kararı yukarıda açıklanan gerekçelerle yerindedir.(.Yargıtay hukuk-genel-kurulu-e-2017-947-k-2019-999-t-8-10-2019)

Araç Değer Kaybı Tazminatı Hakkında Sık Sorulan Sorular

Kiralık Araçta Değer Kaybı Tazminatından Kim Sorumludur?

Öncelikle araç kiralanırken, aracın kiralık araç kaskosu(özellikle kiralık araçlara özgü bir poliçe türü) olup olmadığına dikkat edilmeli ve bu hususta kurumsal firmalarla çalışılmaya gayret gösterilmelidir. Kiralık araç kaskosu geniş kapsamlı olduğu taktirde meydana gelecek zararlar da sigorta şirketince karşılanacaktır. Bu hususta özellikle kaza sonrasında sözleşmedeki şartlara uymanız, aracın yerini değiştirmeden olay kolluk birimlerine ulaşıp (ilçede jandarma) bir tutanak tutturmanız ve alkol raporu almanız önem taşır; Şayet kaza anında alkol veya uyuşturucu etkisinde değilseniz kusurlu olsanız dahi aracın mahrum kaldığı kira bedeli dışında bir ödemeyle karşı karşıya kalmazsınız. Tabii ki burada seçmiş olduğunuz kasko kapsamı esas belirleyicidir.

Karşı Tarafın Kaskosu Araç Değer Kaybı Tazminatı Öder Mi?

Eğer karşı tarafın kasko poliçesi özel olarak “üçüncü şahıs zararlarını” kapsayan bir kloz içeriyorsa, karşı taraf değer kaybına yönelik ödemeyi kasko şirketine devredebilecek ve bu kapsamda tarafınıza ödeme sağlanabilecektir.

Tek Taraflı Kazalarda Araç Değer Kaybı Tazminatı Talep Edilebilir Mi?

Tek taraflı kazalarda karşı taraf mevcut olmadığı ve tamamen kusurlu olunduğu için araç değer kaybı tazminatından da söz edilemeyecektir. Fakat kasko poliçeniz tek taraflı kazalarda da teminat sağlıyorsa bu durumda kaskonuzdan değer kaybı tazminatı talep edebilirsiniz.

E-devlet Üzerinden Araç Değer Kaybı Başvurusu Yapılabilir Mi?

Hayır, e-devlet sistemi üzerinden araç değer kaybı başvurusu yapılamamaktadır. Değer kaybı başvuruları sigorta şirketine mail yoluyla, iadeli taahhütlü posta veya noter vasıtasıyla yapılmaktadır. Bunun dışında bizzat başvuru da mümkündür.

Kahramanmaraş’ta Sigorta Avukatı Nasıl Bulunur?

Kahramanmaraş ili sınırları içerisinde Sigorta Ve Araç değer kaybı tazminatı alanında çalışmalar yürüten bir Sigorta avukatı veya Araç değer kaybı avukatı arayışı içerisindeyseniz, Kahramanmaraş Barosu levhasından ad ve soy ad ile sorgulama yapabilirsiniz. Bununla birlikte hangi avukatın hangi alanda çalışmalar yürüttüğü bilgileri Baro levhasında bulunmadığından, internet üzerinden daha detaylı bir araştırma yapmak bu konuda faydalı olabilir.

Araç değer kaybı tazminatı izah ettiğimiz üzere, gerçekleşen kaza sonucunda kusur oranında karşı taraf sürücüsünün sigorta şirketinden, kendisinden veya araç malikinden tahsil edilebilmekte olup birtakım hukuki süreçleri haiz olduğundan bu konuda hak kaybına uğranmaması açısından profesyonel bir Sigorta avukatından hukuki destek almanız önem arz etmektedir.

Bu yazımızda “Araç değer kaybı tazminatı” hakkında bilgiler verdik. Bu konuda veya başkaca bir hususta profesyonel destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. 

Bu makale ve içeriğindeki tüm yazılanlar, yazarın telif hakkı koruması altındadır. Yazarın yazılı izni olmaksızın bu makalenin herhangi bir bölümü, elektronik, mekanik, fotokopi, kayıt veya başka herhangi bir yöntemle kopyalanamaz, çoğaltılamaz, dağıtılamaz veya saklanamaz. İzin alınmadan yapılacak her türlü kullanım, telif hakkı ihlali sayılacak ve yasal işlem başlatılacaktır.

Tüm hakları saklıdır. © 2024, Av. Buğra Topaktaş

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir